SandP görünümü neden düşürdü?

Vatan Gazetesi yazarı Ali Ağaoğlu, Kredi derecelendirme kuruluşu Sandamp;P`nin Türkiye’ninandnbsp; görünümünü “pozitiften”, “durağana” indirmesini değerlendirdi.

İşte Ağaoğlu`nun yazısı…

Dün 1 Mayıs Emekçi’nin bayramıydı. Emekçiler bu günde “adil paylaşım” taleplerini bir kez daha dile getirdiler. Artık resmi tatil olan 1 Mayıs’ta piyasaları ilgilendirecek bir haber geldi. Kredi derecelendirme kuruluşu Sandamp;P, Türkiye’nin uluslararası ve yerel para cinsinden notunu sabit tutarken, görünümünü “pozitiften”, “durağana” indirdi!

Yakın bir zamanda Türkiye’de resmi ofisini açması beklenen Sandamp;P’nin bu açıklamayı tatil gününde yapması ilginç! Nedenini öğrenir miyiz bilemem ama borsanın kapalı olması, piyasaları korudu. Tatilde olmak yine işe yaradı. En son 23 Nisan tatili Türk piyasalarını sert bir satıştan korumuştu, şimdi de 1 Mayıs. Yaşasın tatil…

Herkesin not artışı beklediği bir dönemde, not indirimi değilse de “görünümün” indirilmesi de nereden çıktı diyebilirsiniz. Sandamp;P açıklamasında ihracat pazarlarımızdaki daralmanın; buna karşın dış kaynakla fonlanan iç talebin (her ne kadar kontrol edilmeye çalışılıyor olsa da) artıyor olmasının ödemeler dengesi üzerinde yarattığı baskının görünümü olumsuz değiştirdiğinin altı çizilmiş. Her ne kadar yapısal reformlar, sosyal güvenlik ve enerji sektörleriyle, eğitim ve işgücü politikalarında yapılan düzenlemeler dış yatırımları arttırmaya ve kredi notunun yükselmesine katkı sağlayabilecek olsa da yurtdışı talebin düşük kalmaya devam etmesi, petrol fiyatlarının yüksek seyri, yurtdışı fonlama maliyetlerinin artması, bankacılık sektörünün ve Türkiye’nin kredi değerliliğini azalttığı belirtilmiş.

Bunların yanı sıra küresel likidite bolluğunun Türkiye’deki “dengesizlikleri” daha da arttırıcı bir rol oynadığı, yaşanabilecek bir sıkılaşmanın Türkiye’nin kırılganlığını arttırabileceğinden dem vurulmuş. Merkez Bankası’nın kısa vadeli fazilerdeki “oynaklığı” arttırmak suretiyle uyguladığı politka faizlerinin Türkiye’nin büyük dış (ticaret) açığının kapanmasına çok da faydası olmadığına değinilen açıklamada, dış talepte bir değişiklik olması durumunda görünümün indirilmesine yol açan koşulların yeniden gözden geçirilmesine neden olabileceğine değinilmiş.

Sandamp;P’nin açıklamaları bir anlamda ayanın beyanı olmuş. Türkiye’nin cari açık konusundaki “yumuşak karnı” bilinmeyen bir şey değil. Bu açığın “yapısal” olması çözümü zorlaştırıyor. Her ne kadar açıklamada kamu borcunun gayrisafi milli hasılaya oranının yüzde 35’lere çekilmeye çalışıldığına değinilse, 2012 yılı büyüme tahmini yüzde 2 civarında kalacak olması (eğer büyüme böyle gerçekleşecek olursa kırılganlıklar da azalacaktır) pozitif gibi görünse de cari açık ve bu açığın fonlama endişelerinin her şeyin önüne geçtiği anlaşılıyor!

Herkesin not artışı beklediği zamanda gelen bu haber yabancı yatırımcıların kararlarını bir kez daha gözden geçirmeye neden olacaktır. Böylesi bir durum hem Türkiye’ye gelen fon miktarının azalmasına, hem de gelen fonların maliyetlerinin yükselmesine neden olacaktır (indireç yılı etkisi!). Sandamp;P haklı veya değil, bunun pek bir önemi yok! Önemli olan algıla(n)ma! Gelinen noktada atılması gereken “radikal” adımlar olduğu bir kez daha dile getirilmiş durumda.

Çok çalışmamız lazım çok!

***

Nihayet bir Gümüş BigF’imiz oluyor!

Bugün İMKB’de bir Gümüş BigF’i (Borsada işlem gören Fon) alım satıma açılıyor! Artık gümüş; aynen hisse senedi gibi alınıp satılabiliecek. Daha önceleri altın için BigF vardı, şimdi de gümüş için de bu imkân devreye giriyor. Artık gümüş başta olmak üzere değerli madenlere “finansal olarak” yatırım yapmak isteyenler; Finansbank ve Finans Yatırım tarafından ihraç edilen ve yönetilen, yüzde 0.47 gibi düşük bir yıllık yönetim ücreti ile bu fona yatırım yapabilecekler.

Arkasında “fiziki olarak gümüş” bulunan bu fonun piyasa yapıcılığı yine bu kurumlar tarafından yönetilirken, fiziki gümüş işlemleri de İstanbul Altın Borsası aracılığıyla yürütülecek. Fona yatırım yapmak isteyenlerin katılım payları da Takasbank’ta yatırımcılar adına saklanacak. Bu konuyu yarın daha detaylı ele alacağım.

Add a Comment