20 – 24 Ocak 2014 Forex Piyasası Haftaya Bakış Analizi
|Ayrıntılı Ekonomik Takvim bölümüne buradanulaşabilirsiniz.
Makro-Ekonomik Gelişmeler
“Piyasada geçtiğimiz haftanın başlıkları”
Küresel piyasalar yoğun geçen ayın ilk haftası sonrasında makro-ekonomik verilerin ön plana çıktığı bir işlem dönemi geçirdiler. Özellikle ABD Merkez Bankası’nın (FED) para politikasına yönelik beklentilere yön verebilecek rakamlar dikkatle izlenirken, dünyanın en büyük ekonomisindeki önemli şirketlerin bilançoları da yakından takip edildi. Diğer taraftan rakamların yanında, dünya üzerindeki politika yapıcıların açıklamaları da varlık fiyatlarında etkili oldu.
Haftaya ekonomik veri akışının da zayıf olması nedeni ile sakin bir başlangıç yapan piyasalarda ABD’nin ekonomik göstergelerinin öne çıktığı ifade edilebilir. Tahminlerin üzerinde gelen çekirdek perakende satışlar verisinin yanında, FED’in eşiklerinin altında seyretmeye devam eden enflasyon rakamları hafta içerisinde gündemde yer alırken, Cuma günü yayınlanan ABD verileri ise genel olarak beklentilere yakın gerçekleşti. ABD tarafında Morgan Stanley, Citigroup ve General Electric gibi şirketlerin karışık bir tablo ortaya koyan geçen yılın 4. çeyrek bilançoları da dikkatle izlenen başlıklar arasında yer alırken, endekslerde ise olumlu bir görünüm hâkim oldu. Haftalık bazda baktığımızda Dolar endeksinin değer kazandığını söyleyebiliriz.
Federal Açık Piyasa Komitesi (FOMC) üyelerinden FED’in tahvil alım programına ilişkin açıklamaları da küresel piyasaların gündeminde yer aldı. Yetkililer genel olarak tahvil alımlarının ilerleyen aylarda da azaltılmasını destekleyen ifadeler kullanırken, FED Başkanı Bernanke katıldığı bir panelde parasal genişlemenin faydalarından söz etti.
Haftanın dikkat çeken fiyat hareketi ise Sterlin’de gerçekleşti. İngiltere’nin Aralık ayı için açıklanan perakende satışlar verisi %0.5 olan beklentilerin çok üzerinde açıklanması (%2,6) ile ada ülkesinin para biriminde haftanın son işlem günüde yukarı yönlü sert hareketler gerçekleşti. Gelen veri neticesinde GBPUSD paritesi gün içi 1,6457 seviyesine kadar yükselerek kritik 1,6465 bariyerine yaklaşmış oldu. İngiliz ekonomisindeki toparlanmanın sorgulandığı bir ortamda açıklanan olumlu veriler, ülkenin merkez bankasının (BOE) mevcut genişlemeci para politikasından çıkış yapmaya başlayabileceği beklentilerine destek verdi.
İçeride ise siyasi gerilimin yanında küresel piyasalardaki FED’e yönelik beklentiler ile TRY’nin değer kayıpları öne çıktı. Türk Lirası gelişmiş ülkelerin para birimleri karşısında yeni rekor düşük seviyelere gerilerken(USDTRY: 2,2226), genel olarak değer yitiren gelişmekte olan ülkelerin varlıklarındaki kayıplara da eşlik etmiş oldu. FED’in parasal genişleme programını yıl içerisinde hız kesmeden küçülteceği düşüncesi, özellikle cari açığı yüksek ülkelerin para birimlerine olumsuz yansımaya devam etti.
Hafta geneline göz atıldığında özellikle makro verilerin ve politika yapıcıların açıklamalarının ekonomi gündeminde yer aldığını ifade edebiliriz. Yeni hafta ise yine benzer bir görünüm ile piyasalarda ekonomik verilerin öne çıkacağını, ayrıca Çarşamba günü başlayacak olan Davos Zirvesi ile politika yapıcıların açıklamalarının dikkatle takip edileceğini söylemek yanlış olmayacaktır.
“Yeni haftada öne çıkanlar”
Ocak ayının üçüncü haftasına başlayacak olan küresel piyasaları, haftanın tamamında olmasa bile yoğun bir haber akışının beklendiğini ifade edebiliriz. Pazartesi günü hem Avrupa tarafındaki zayıf veri akışı, hem de ABD’nin Martin Luther King Günü nedeni ile tatil olması nedeni ile piyasalarda sakin bir işlem günü yaşanabilir. Haftanın ikinci gününde ise Almanya ve Euro Bölgesi için ZEW Enstitüsü’nün açıklayacağı rakamların dışında küresel piyasalar yine yoğun bir gündeme sahip olmayacakken, içeride ise Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) faiz kararı dikkatle izlenecek. Çarşamba ve Perşembe günleri ise yatırımcıları hem kritik hem de yoğun bir ekonomik veri ve haber akışı bekliyor olacak.
“USD/TRY 2.23’ün üzerinde, gözler TCMB’de”
Yurtiçindeki siyasi gündemin gerginliği ve küresel piyasalardaki gelişmeler Türk Lirası’nın hızlı bir şekilde değer kaybetme devam etmesine neden oluyor. Geride kalan yıl, FED’in aylık 85 milyar tutarındaki tahvil alım programını kısacağı beklentileri gelişmekte olan ülkelerden süratli bir sermaye çıkışına yol açmıştı. 2013’ün son ayındaki toplantısında ise FED 10 milyar Dolarlık bir kesintiye giderken, tahvil alımlarının azaltılmaya devam edeceği beklentisi, cari açığı yüksek ülkelerin varlıklarında sert değer kayıplarına yol açtı. Buna yurtiçindeki gelişmeler de dahil olunca TRY gelişmiş ülkelerin para birimler karşısında tarihinin en düşük seviyelerine geriledi ve rekor üzerinde rekorlar kırdı.
Kur 1.97’li seviyelerdeyken TCMB Başkanı Erdem Başçı, zayıf TRY’den duyduğu rahatsızlığı dile getirmeye başlamıştı. Hatta Para Politikası Kurulu (PPK) faiz koridorunun üst bandını artırmıştı bile. Ancak Dolar hız kesmeyince USD/TRY paritesi geçen haftanın son gününde 2.23’lü seviyelerin üzerine tırmandı. TCMB ise genel anlamda faiz silahını bir kenara bırakıp sadece döviz satım ihaleleri ve sözlü müdahaleler ile hamle yapmaya çalışınca, piyasalardaki etkisi son derece etkisiz kaldı.
Salı günü PPK’nın toplantısı sona erdiğinde yapılacak açıklamada birçok analist faiz tarafında bir adım atılmasını beklemiyor. Ancak geride kalan toplantılara ilişkin yapılan anketlerden çıkan sonuçlara göre bu kez TCMB’nin faiz koridorunun üst bandını artıracağını bekleyen analistlerin sayısının da daha çok olduğunu belirtmek gerekmektedir. Yani, PPK’nın faiz silahını kullanmak zorunda kalması ihtimali artıyor. Salı günkü toplantıda TCMB faiz koridorunun üst bandını artırma yönünde bir karar alırsa, piyasalarda anlık olarak TRY’de değer kazanımları görülebilir. Ancak etkisinin uzun süreli olmasını beklemek çok doğru olmayacaktır. Diğer taraftan, faiz koridorundaki artırımın kaç baz puan olacağı da bu noktada önem taşımaktadır. 75-100 puanlık ve üzerindeki artışların Türk Lirası’nın değer kazanımlarında daha etkili olabileceği ifade edilebilir. PPK’nın herhangi bir faiz değişikliği kararı almaması halinde TRY’de bir miktar kayıplar gözlemlenebilir. Ayrıca Banka’da yapılacak açıklamalarda dikkatle izlenmelidir.
“Yeni yılda BOJ ve Kuroda”
Asya tarafında bu hafta özellikle Yeni Zelanda ve Avustralya’da gelecek enflasyon verileri Çin’den açıklanacak ekonomik göstergeler ile birlikte yakından takip edilecek. Ancak Japonya Merkez Bankası’nın (BOJ) faiz kararının merakla beklendiğini ifade edebiliriz.
Japonya Başbakanı Abe ve BOJ Başkanı Kuroda, Asya ülkesinde uzun yıllardır devam eden deflasyonu bitirebilmek için geride kalan yıl içerisinde kararlı adımlar attılar. BOJ %0.10 ile düşük faiz politikasını sürdürürken, piyasalardan da devlet tahvili alarak parasal genişlemesine devam ediyor. 2 yıl içerisinde %2 enflasyona ulaşmayı hedefleyen BOJ’un Çarşamba sabahı tamamlanacak toplantısında yeni bir adım atmasının beklenmediği görülüyor.
Japonya’nın büyümesi %0.3 ile tahminlerin altında kalsa da, ulusal CPI (Tüfe) verisinin %1.2 ile 2008’den bu yana görülen en yüksek seviyeye ulaştığı görülüyor. Hedeflerine doğru ilerleyen Abe ve Kuroda’dan şimdilik bir hamle beklenmiyor. Ancak enflasyonun tahmin edilenden daha hızlı yükselmesi nedeni ile BOJ’un gevşek para politikasını yavaş yavaş kısabileceğine yönelik spekülasyonlar basında yer alamaya başlıyor. Kuroda, aylık tahvil alımlarının ne zaman azaltılmaya başlanacağına yönelik bir soru üzerine, şimdilik bunları düşünmek için çok erken olduğu cevabını vermişti. Başkan’ın benzer tavrını yine sürdürmesi bekleniyor. Ancak Kuroda çıkışı düşünmeye başladıkları yönünde ipucu oluşturabilecek ifadeler kullanırsa Yen’de sert değer kazanımları görülebilir. Diğer taraftan ,BOJ Başkanı’nın genişlemeye devam edeceklerini dile getirmesi ise Japon para biriminde bir miktar kayıplar görülmesine yol açabilir.
“Sterlin için kritik hafta”
Son haftalarda sert fiyat hareketlerine maruz kalan Sterlin için bu hafta özellikle Çarşamba günü kritik bir dönemeç olabilir. İngiltere Merkez Bankası’nın (BOE) bu ayın başında gerçekleştirdiği toplantının tutanakları yayınlanacakken, ada ülkesinde istihdam verileri yakından izlenecek.
Tutanakların satır araları incelendiğinde, faiz oranı ve toplam parasal genişlemenin değiştirilmeme kararının 9 üyeli Para Politikası Komitesi’nde (MPC) oy birliği ile alınmış olmasının görülmesi bekleniyor. Diğer taraftan alacaklı sayım değişimi (istihdam talepleri) verisi ve düşüş gerçekleşmesi beklenen işsizlik oranı rakamları, BOE’nin para politikasında ilerleyen aylarda atacağı adımların tahmin edilebilmesi açısında önem taşıyor.
Ada ülkesinde konut fiyatları yükseliyor ve enflasyon BOE’nin hedefi olan %2.0 oranına geriledi. Ancak bu hafta %7.3’e düşmesi beklenen işsizlik oranı BOE’yi en fazla zor duruma düşüren veriler arasında yer alıyor. BOE İngiltere ekonomisini olumsuz etkilememek için para politikalarında henüz bir değişiklik yapmaktan kaçınsa da tahminlerin üzerinde bir performans gösteren ada ülkesinin ekonomisi Merkez Bankası’nı zor durumda bırakıyor. BOE Başkanı Mark Carney, ileriye yönelik rehberlik politikası ile işsizlik oranı %7.0’a gerileyene kadar faiz artırmayacaklarını ifade etmişti. Çarşamba günü açıklanacak oranın tahminlerin altında olumlu gelmesi, BOE’nin para politikasını sıkılaştırmaya başlayabileceği beklentisi ile Sterlin’de değer kazanımlarına yol açabilecekken, tahminin üzerinde gerçekleşecek işsizlik oranı ise, Banka’nın genişlemeci para politikalarına devam etmek için aceleci davranmayacağı düşüncesini destekleyerek ada ülkesinin para biriminde kayıplara yol açabilir.
“ABD verileri FED politikalarına rehberlik edecek mi?”
Haftanın gündemi arasında, küresel varlık fiyatlarına yön veren FED’in para politikasına yönelik beklentileri şekillendirebilecek ABD’nin ekonomik verileri de yakında izlenecek. Perşembe gününün bu açıdan önemli olduğunu ifade edebiliriz. İstihdam talepleri ve mevcut ev satışları rakamları ise takip edilecek veriler arasında öne çıkıyor.
331 bin Amerikalının geride kalan hafta içerisinde işsizlik haklarından yararlanmak için başvuruda bulunmuş olması beklenirken, son üç aydır tahminlerin altında kalan mevcut ev satışları verisinde ise Aralık ayı içerisinde 4.99 milyon konut satışının yapılmış olmasının görülmesi bekleniyor. Verilerin tahminlerden kötü bir tablo çizmesi, FED’in tahvil alımlarını yavaş bir tempoda azaltacağı düşüncesini destekleyebilecekken, Dolar’da kayıplar görülmesine yol açabilir. Olumlu ekonomik veriler ise, parasal genişlemenin hız kesmeden devam edeceği beklentisine güç vererek, ABD’nin para biriminde değer kazanımları görülmesini sağlayabilir.
“Euro Bölgesi’nde dikkatler veri akışında”
Özellikle enflasyon oranının Euro Bölgesi’nde düşük seyretmesi, Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) genişlemeci para politikaları tarafında adım atabileceği yönünde beklentilerin canlı kalmasına neden olmaktadır. Düşük enflasyonun ise ortak para birimini kullanan ülkelerde ekonomik aktivitelerin zayıflığına işaret ettiği düşünülüyor.
Salı günü Alman ZEW Enstitüsü’nün yayınlayacağı rakamların yanında haftanın dördüncü gününde açıklanacak PMI verileri, Euro üzerinde etkili olabileceği için yatırımcıların merceği altında olacak. Genel olarak imalat ve hizmet PMI rakamlarının beklentileri aşarak olumlu bir tablo oluşturması Euro Bölgesi adına iyimser beklentilerin zemin bulmasına destek verebilir. Bu gibi bir durumda ise ECB’nin genişlemeci para politikaları için acele etmeyeceği düşüncesi ağırlık kazanabilecekken, Euro’da yukarı yönlü hareketler gözlemlenebilir. Ancak PMI verilerinin parasal birlik ülkelerinde zayıf ekonomik aktiviteye işaret ederek oluşuz açıklanması, ECB’nin yakın bir tarihte önlem alabileceği beklentilerinin güçlenmesine neden olabilir. Bu durumda ise kıtanın ortak para biriminde değer kayıpları izlenebilir.
“Dünyanın gözü Davos’ta olacak”
Dünya ekonomik Forumu (WEF), her yıl olduğu gibi bu sene de birçok önemli katılımcıyı ağırlayacak. 100 ülkeden 2500’den fazla katılımcının WEF’de hazır bulunması beklenirken, 40’ı aşkın da devlet başkanının Davos’da olması bekleniyor. Merkez bankası başkanları, başbakanlar, ekonomi bakanları ticaret bakanları ve dünyanın önde gelen iş adamlarının Cumartesi gününe kadar sürecek Dünya ekonomik Forumu’nda bir araya gelecekler. Politika yapıcılar aynı zamanda Zirve’nin devam ettiği günlerde, basın mensupları ile birçok röportajlarda açıklamalar gerçekleştirdiği, yetkili ağızlardan çıkacak kelimeler piyasalarda sert hareketlerin gerçekleşmesine neden olabilir. Bu nedenle yatırımcıların dikkatleri Çarşamba günü hızlanacak veri akışı birlikte Davos’a da yoğunlaşacak.
Öne çıkan bu gelişmelerin yanında 21 Ocak Salı günü Washington’da global büyüme tahminlerini yayınlayacak Uluslararası Para Fonu’nun (IMF) açıklamaları, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Brüksel’de Avrupa Birliği Konseyi ile gerçekleştirmesi planlanan toplantı, ABD şirketlerinin bilançoları ve Kanada gibi diğer önemli ülkelerden gelecek ekonomik veriler piyasaların gündeminde yer alacak.
EUR/USD ANALİZİ
“Tepki satışları daha etkin devam edebilir”
Uzun bir süredir EURUSD paritesi ile ilgili 1,3560 seviyesinin öneminden ve bu destek noktasının yükseliş trendinin alt kanal noktası olduğundan bahsetmiş, tepki satışlarının devam edip etmeyeceği konusunda son kararın bu seviyede olacağını sizlerle paylaşmıştık. EURUSD paritesi özellikle haftanın son işlem günü gerçekleştirilen satışlarla 1,3560 desteğinin kırıldığını ve 1,3516 seviyesine kadar gerilediği görülmektedir. Haftalık kapanışını da 1,3540 seviyesinde gerçekleştiren EURUSD paritesinde bu hafta tepki satışlarının devam etme ihtimalinin güçlü olduğunu ifade edebiliriz. Eğer EURUSD paritesi geçtiğimiz haftanın tepe noktası olan 1,3710 bariyeri altında kalmayı sürdürürse 200 haftalık basit hareketli ortalama olan 1,3325 seviyesine kadar devam etme ihtimalin kuvvetli olduğunu söyleyebiliriz. Mevcut bu düşüncemizin değişmesi ve paritenin yeniden yükseliş eğilimine devam edebilmesi için de EURUSD paritesinin 1,3710 direnci üzerine çıkması yeterlidir. Çünkü bu şartın sağlanması durumunda yükseliş trendi yeniden etkin bir şekilde hareketlerini sürdürmek isteyecektir.
Pivot: 1,3710
Destek; 1,3440-1,3325-1,3280
Direnç; 1,3660-1,3710-1,3785
GBP/USD ANALİZİ
“1,6465 ve 1,6305 KRİTİK”
GBPUSD paritesi geride bırakmış olduğumuz hafta gelen makro-ekonomik veriler sonrasında sert hareketlerin oluşmasına katkı sağlamış ve özellikle de 1,6315 seviyesinden başlattığı yükselişlerine 1,6457 seviyesine kadar devam etti. Genel olarak baktığımızda orta vadeli yükseliş kanalı ile kısa vadeli düşüş kanalı arasında sıkışık bir seyirle hareketlerini devam eden GBPUSD paritesinde bu hafta 1,6305 ve 1,6465 seviyeleri dikkatle takip edilmelidir. Özellikle de 1,6305 desteği gerek orta vadeli yükseliş gerekse kısa vadeli düşüş kanalının kesişimi olarak önemli bir kontrol noktası olarak karşımıza çıkmaktadır. Stratejimize geçecek olursak orta vadeli yükseliş trendinin etkin bir şekilde rol oynayabilmesi için GBPUSD paritesinin 1,6465 bariyerini yukarı yönlü geçmesi, kısa vadeli düşüş trendinin etkin bir şekilde rol oynayabilmesi için de GBPUSD paritesinin 1,6305 desteğini aşağı yönlü kırmasını beklememiz gerektiğini ifade edebiliriz. Bu bağlamda da bu hafta belirlemiş olduğumuz bu iki seviyeye dikkat etmemiz gerekmektedir.
Pivot: 1,6305
Destek; 1,6305-1,6215-1,6120
Direnç; 1,6465-1,6525-1,6600
USD/JPY ANALİZİ
“Tepki satışının devamı için gözler 103,45 desteğinde”
USDJPY paritesi uzun bir süredir 105,50 seviyesi ile mücadele etti ancak bu bariyeri geçemeyerek satış baskısına maruz kaldı. Yaşanılan bu dönüş sonrasında gerek günlük gerekse aylık grafiği incelediğimizde aşağı yönlü baskının devam etme ihtimalinin oluştuğunu, günlükte Bearish Gartley, aylıkta ise düşüş trendi kendisini net bir şekilde göstermiştir. Özellikle de 105,50 bariyerinin düşüş trendinde kanalın üst noktası olarak belirgin bir hal alması tepki satışlarının uzun vadeli olarak devam etme ihtimalini güçlendirdi. Akabinde paritedeki satış baskısı ile 102,85 seviyesi test edildi ve haftayı da 104,30 seviyesinde kapattı.
USDJPY paritesini incelediğimizde aşağı yönlü baskının devam etmek istediğini düşüş trendinden, bearish gartley formasyonundan ve trendi takip etmemizi sağlayan en önemli göstergelerden RSI(Göreceli Güç Endeksi) indikatörünün desteklediğini görmekteyiz. Bu bağlamda da bu hafta 103,45 desteği dikkatle takip edilmelidir. Bu destek aynı zamanda bollinger bandının alt noktası olarak belirlenmiştir. Eğer parite 103,45 seviyesi altında günlük kapanış yapabilirse aşağı yönlü baskı hız kazanması beklenilmektedir ve bu tutum paritenin 101,55 seviyesini test etme ihtimalini güçlendireceği gibi yukarıda ifade ettiğimiz tepki satışı ihtimalinde de önemli bir adım attığımız ifade edebiliriz. Senaryomuzun iptal edilmesi için gereken tek koşul 103,45 üzerinde kalmak ve 105,50 direncini geçmek olarak belirlenmiştir.
Pivot: 105,50
Destek: 103,50-102,85-101,55
Direnç: 104,80-105,50-106,20
USD/TRY ANALİZİ
“Gözler TCMB kararında”
Geride bırakmış olduğumuz hafta rekorunu yenileyen ve 2,2354 seviyesine kadar yükseliş gerçekleştiren kur bu yükselişini geçtiğimiz haftanın son işlem gününde gerçekleştirmiş olup haftanın kapanışını da 2,23 üzerinde gerçekleştirmiştir. Genel olarak baktığımızda piyasaların Türkiye merkez bankasının kura ilişkin bir müdahale gerçekleştirip gerçekleştirmeyeceği merakla beklenilmektedir. Bu nedenle de bu hafta TCMB toplantısı dikkatle takip edilmelidir. Hali hazırda devam eden döviz satım ihalesine ilaveten faiz politikasında bir değişikliğe gidip gitmemesi konuları haftanın ilk işlem gününden itibaren tartışılmaya ve TCMB sonucuna kadar devam edecektir. Özellikle de kur üzerindeki baskıyı hafifletmek için TCMB yine eski usul döviz satım ihalesine mi devam edecek yoksa faiz koridoru üzerinde bir değişikliğe mi gidecek sorusunun cevabı piyasalar üzerinde önemli bir etki bırakacaktır. Teknik olarak baktığımızda 2,1980 desteğinin önemli olduğunu, bu destek noktası üzerinde kaldığı müddetçe yükseliş trendinde hareketlerine devam etmek isteyeceğini ve fibonacci %161,8 düzeltme noktası olan 2,2625 seviyesine kadar yükselmek isteyeceğini ifade edebiliriz.
Pivot: 2,1980
Destek;2,2200-2,2100-2,1980
Direnç; 2,2400-2,2500-2,2625
HAM PETROL ANALİZİ
“Bu haftanın kontrol noktası 96,18”
200 haftalık basit hareketli ortalama olan 92,52 seviyesi altına geriledikten sonra 4 yıldır devam eden yükseliş trendinin alt noktası olan 88,10 seviyesine göz kırpan ancak daha sonra günlük kapanışlarını 92,52 seviyesi üzerinde gerçekleştiren ham petrol fiyatları haftayı 200 haftalık basit hareketli ortalama üzerinde gerçekleştirmiştir. Böylelikle 2 hafta üst üste kapanış sağlayarak yükselişler için önemli sinyaller vermiştir. Bundan sonraki süreçte bu tutum devam ettiği müddetçe ham petrol fiyatlarının yükselişlerine devam etme ihtimali güçlenecektir. Orta vadeli olarak 200 haftalık basit hareketli ortalama olan 92,52, uzun vadeli olarak 4 yıldır devam eden yükseliş trendinin alt noktası olan 88,10 seviyesi üzerinde yükseliş beklentimizin devam ettiğini, bu tutumun ham petrol fiyatlarını yeniden 100 bölgesine yaklaştırmak isteyeceğini ifade edebiliriz. Kontrol noktası olarak da 96,18 seviyesi bu haftanın en dikkat edilmesi gerekilen seviyesi olarak karşımıza çıkmaktadır. Eğer ham petrol seviyesi bu bariyeri aşabilirse 100,70 seviyesi yeniden test edilmek istenebilir. Aksi takdirde 95,95 – son zamanların dip noktası 91,23 arasında bir müddet daha hareketlerin devam etmesi beklenilebilir.
Pivot; 91,23
Destek:92,52-91,23-89,65
Direnç: 94,80-96,18-98,00
ALTIN ANALİZİ
“1268 bariyerine Dikkat”
Altın fiyatları yeni yıl ile birlikte 1180 desteğinden almış olduğu güç ile yükselişlerine devam etmek istemektedir ve bu tutum Altın fiyatlarının 1255 seviyesine kadar yükselmesine katkı sağlamıştır. Bu yükseliş sonrasında Altın fiyatları için pozitif düşünce yapısının arttığını ancak mevcut düşüş trendi nedeniyle bu yükselişlere şüphe ile yaklaşmamız gerektiğini gerek günlük analizlerimizde gerekse haftaya bakış analizlerimizde sizlerle paylaşmaktayız. Gerek günlük gerekse haftalık grafiği incelediğimizde düşüş trendinin üst kanal noktası olarak gözlemlediğimiz 1268 bariyerinin mevcut düşüşlerin devam etmesi açısından önemli olduğunu, bu bariyer öncesinde de ichimoku indikatöründe bulutun üst noktası olan 1255 direncinin kontrol noktası olduğunu ifade edebiliriz. Genel anlamda belirlemiş olduğumuz seviyeler altında orta vadeli düşüş beklentimizin devam ettiğini, bu seviyeler geçilmediği müddetçe yaşanılacak olası yükselişlerin satış fırsatı olarak değerlendirilmesi gerektiğini ifade edebiliriz. 1268 seviyesi üzerinde gerçekleşecek günlük kapanışlar var olan senaryomuzun geçerliliğini bozacak ve düşüş trendinin sonlanmasına yetecek bir çalışma olduğundan olası 1268 üzerindeki günlük kapanışlarda satışlarda ısrarcı olunmaması gerekmektedir.
Peki, Altın fiyatları 1268 bariyeri altında kalırsa hangi seviyeye kadar gerileyebilir?
Bu sorunun cevabını yine düşüş trendindeki genel görünüme bakarak söyleyebiliriz ve eğer altın fiyatları 1268 seviyesi altında kalmayı sürdürürse kanalın alt noktası olarak gözlemlediğimiz 1140 seviyesinin hedeflenme ihtimali artacaktır. ( Uzun bir süredir dip noktası olarak bildiğimiz 1180 desteğinin kırılma ihtimali, 1268 direncinin geçilmeme durumu ile güç kazanacaktır)
NOT: Haftanın açılışında Altın fiyatları 1255 seviyesini geçerek gün içi 1261 seviyesine kadar yükseldi. Bu bağlamda da bu haftanın en kritik ve tek bariyeri 1268 olarak belirlenmiştir.
Pivot; 1268
Destek: 1236-1223-1203
Direnç; 1255-1268-1287
NOT:Bu analizler GCM Forex’den izinsiz olarak yayınlanamaz, kaynak gösterilmeden kullanılamaz.