Spor hisselerinde akıl almaz hareketler
Dört büyük kulübün hissedarı olmak, deyim yerindeyse Rusandnbsp;
Ruleti oynamaya benziyor.
THE LİRA
Haberler, açıklamalar havalarda uçuşuyor, halka açık şirketlerde olması mümkün olmayan birçok unsura taraftar ve camia baskıları nedeniyle SPK tarafından göz yumuluyor.
BEŞİKTAŞ HİSSELERİ AÇIKLAMADAN NASIL ETKİLENDİ? TIKLAYIN
FENERBAHÇE HİSSELERİ AÇIKLAMADAN NASIL ETKİLENDİ? TIKLAYIN
GALATASARAY HİSSELERİ AÇIKLAMADAN NASIL ETKİLENDİ? TIKLAYIN
TRABZONSPOR HİSSELERİ AÇIKLAMADAN NASIL ETKİLENDİ? TIKLAYIN
Geçtiğimiz yıldan bu yana şike soruşturmasıyla çalkalanan Türk futbolunda, dört büyüklerin hissedarı olmak, adeta Rus Ruleti oyununa dönüştü.
Kulüplerin halka açık şirketler olduğunun bilincinde olmayan, yönetici, gazeteci ve oyuncuların yaptığı açıklamalar nedeniyle tahtanın bir gün alım bir gün satım yönünde en çok inen ve çıkanlar kısmında yer alan spor hisseleri, sürekli bilgi kirliliği içinde yatırımcılarını zor durumda bırakıyor.
Son dönemde ardı ardına Futbol Federasyonu, UEFA ve Kulüpler Birliği kanadından gelen açıklamalar, hisse senetleri üzerinde çok sert hareketler yarattı.
Örneğin, Fenerbahçe hissesi, bir gün Etik Kurul raporunda şike yok denildiği gerekçesiyle sert yükselirken, ertesi gün puan silme haberleri nedeniyle sert şekilde aşağı gelebiliyor.
Kulüp, futbolun çatı örgütü UEFA`ya açtığı 45 milyon euroluk CAS davasından vazgeçiyor, ancak yatırımcılar bu iptal kararını ancak gazeteler yazdıktan sonra öğrenebiliyor.
Diğer taraftan, Fenerbahçe`nin (FENER) Avrupa kupalarına bir yıl daha katılmama yönünde yazılı güvence verdiği yönündeki haberler de televizyon kanallarında spor yorumcularının ağzından duyuluyor. Ancak kulüpten bu konuda herhangi bir açıklama gelmiyor.
Bir diğer örnek, Beşiktaş (BJKAS). Mali fair play anlamında, içinde bulunduğu zor durum nedeniyle UEFA tarafından Avrupa kupalarına katılmasının engellenebileceği konuşulan Beşiktaş`ta bu durumdan en son yatırımcıların haberi oldu.
Yatırımcıların, Beşiktaş`ın yeni başkanı Fikret Orman`ın basın toplantısına kadar ne UEFA`nın konuyla ilgili açtığı davadan ne de bu konuda 1 Mayıs günü savunma yapılacağından haberi vardı.
Dolayısıyla hisseler bir anda deyim yerindeyse çakıldı.
Trabzonspor`da(TSPOR) ise bambaşka bir tablo söz konusu. Halka açık kulübün yöneticileri henüz devam eden bir dava ile ilgili olarak Ortada bir film dönüyor açıklaması yaparken, kupa istediklerini açık açık dile getiriyor. Bununla birlikte, Trabzon yönetiminin içindeki bazı isimler, Federasyon`a tepki olarak Süper Final maçlarına çıkılmaması gerektiği yönünde basına açıklamalar yapabiliyor.
Galatasaray`ın (GSRAY) durumu ise daha ilginç. Bir yandan yüzde 10 binlik bedelli sermaye artırım kararı alınıyor. Sonrasında kulüp, yüksekten sattığı hisseleri düşükten topluyor. Tepkiler üzerine kayıtlı sermaye sistemine geçiş yapılıyor. Diğer taraftan kulübün adı ne olduğu anlaşılmaz bir şekilde şike soruşturmasının içinde geçiyor. Futbol Federasyonu Başkanı, Galatasaray kulübünün de Profesyonel Disiplin Kurulu`na sevk edildiğini söylüyor, ancak halka açık kulübün neden Disiplinr Kurulu`na verildiği ile ilgili hiçbir açıklama yapılmıyor.
Dolayısıyla futbolun içinde bulunduğu karmaşa ve bilgi kirliliği ortamı, hiç kimseye olmadığı kadar bu kulüplerin yatırımcılarına zarar veriyor. Ancak, bu karmaşa ve kirlilik içinde kulüplerde yatırımcı olmayı tercih edenlerin risk algılaması açısından da sorulacak sorular bulunuyor.
